En son konular
KARDEşLıK-KARDEşLER KELıMESı ıLE ıLGıLı AYETLER
Kur'an ve Sünnet Işığında Müslüman Hanımlara Özel İslami Forum :: Kur-an'ı Kerim Bölümü :: Ayetler ve Tefsirleri
1 sayfadaki 1 sayfası
KARDEşLıK-KARDEşLER KELıMESı ıLE ıLGıLı AYETLER
KARDEşLıK-KARDEşLER KELıMESı ıLE ıLGıLı AYETLER
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
- Ey iman edenler, öldürülenler
hakkında size kısas yazıldı (farz kılındı). Özgüre karşı özgür, köleye karşı
köle ve dişiye karşı dişi. Fakat kimin (hangi katilin) lehine, onun (maktulün)
kardeşi (varisi veya velisi) tarafından bağışlanırsa, artık (yapılması gereken)
örfe uymak (ve) ona (maktulün varis veya velisine) güzellikle (diyet) ödemektir.
Bu, Rabbinizden bir hafifletme ve bir rahmettir. Artık kim bundan sonra
tecavüzde bulunursa, onun için elem verici bir azab vardır. (BAKARA
SURESı / 178) - Hem dünya (konusun)da, hem ahiret
(konusunda). Ve sana yetimleri sorarlar. De ki: "Onları ıslah etmek (yararlı
kılmak) hayırlıdır. Eğer onları aranıza katarsanız, artık onlar sizin
kardeşlerinizdir. Allah bozgun (fesad) çıkaranı ıslah ediciden bilir
(ayırdeder). Eğer Allah dileseydi size güçlük çıkarırdı. şüphesiz Allah güçlü ve
üstün olandır, hüküm ve hikmet sahibidir." (BAKARA
SURESı / 220) - Allah'ın ipine hepiniz sımsıkı
sarılın. Dağılıp ayrılmayın. Ve Allah'ın sizin üzenizdeki nimetini hatırlayın.
Hani siz düşmanlar idiniz. O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp-ısındırdı ve siz
O'nun nimetiyle kardeşler olarak sabahladınız. Yine siz, tam ateş çukurunun
kıyısındayken, oradan sizi kurtardı. Umulur ki hidayete erersiniz diye, Allah,
size ayetlerini böyle açıklar. (AL-ı
ıMRAN SURESı / 103) - Ey iman edenler, inkâr edenler ile
yeryüzünde gezip dolaşırken veya savaşta bulundukları sırada (ölen) kardeşleri
için: "Yanımızda olsalardı, ölmezlerdi, öldürülmezlerdi" diyenler gibi olmayın.
Allah, bunu onların kalplerinde onulmaz bir hasret olarak kıldı. Dirilten ve
öldüren Allah'tır. Allah, yaptıklarınızı görendir. (AL-ı
ıMRAN SURESı / 156) - Onlar, kendileri oturup kardeşleri
için: "Eğer bize itaat etselerdi, öldürülmezlerdi" diyenlerdir. De ki: "Eğer
doğru sözlüler iseniz, ölümü kendinizden savın öyleyse." (AL-ı
ıMRAN SURESı / 168) - Çocuklarınız konusunda Allah, erkeğe
iki dişinin hissesi kadar tavsiye eder. Eğer onlar ikiden çok kadın ise (ölünün)
geride bıraktığının üçte ikisi onlarındır. Kadın (veya kız) bir tek ise, bu
durumda yarısı onundur. (Ölenin) Bir çocuğu varsa, geriye bıraktığından anne ve
babadan her biri için altıda bir, çocuğu olmayıp da anne ve baba ona mirasçı
ise, bu durumda annesi için üçte bir vardır. Onun kardeşleri varsa o zaman
annesi için altıda bir'dir. (Ancak bu hükümler, ölenin) Ettiği vasiyet veya
(varsa) borcun düşülmesinden sonradır. Babalarınız, oğullarınız, siz onların
hangilerinin yarar bakımından size daha yakın olduğunu bilmezsiniz. (Bunlar)
Allah'tan bir farzdır. şüphesiz Allah, bilendir, hüküm ve hikmet sahibi olandır.
(NıSA SURESı / 11) - Eşlerinizin, eğer çocukları yoksa,
geride bıraktıklarının yarısı sizindir. şayet çocukları varsa, -onunla
yapacakları vasiyetten ya da (ayıracakları) borçtan sonra- bu durumda
bıraktıklarının dörtte biri sizindir. Sizin çocuğunuz yoksa, geriye
bıraktıklarınızdan dörtte biri onların (kadınlarınızın)dır. Eğer sizin çocuğunuz
varsa geriye bıraktıklarınızdan sekizde biri onların (kadınlarınızın)dır. (Yine
bu hükümler,) Edeceğiniz vasiyet veya (varsa) borcun düşülmesinden sonradır.
Mirası aranan erkek ya da kadın, çocuğu ve babası olmayan bir kimse olup erkek
veya kız kardeşi bulunursa onlardan her biri için altıda bir vardır. Eğer bundan
fazla iseler, bu durumda -kendisiyle yapılan vasiyette ya da (varsa) borçtan
sonra- üçte bir'de -zarara uğratılmaksızın onlara ortaktırlar. (Bu size)
Allah'tan bir vasiyettir, Allah, bilendir, (kullara) yumuşak olandır. (NıSA
SURESı / 12) - Sizlere anneleriniz, kızlarınız, kız
kardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, erkek kardeşlerin kızları, kız
kardeşlerin kızları, sizi emziren (süt) anneleriniz, süt kız kardeşleriniz,
kadınlarınızın anneleri ve kendileriyle (gerdeğe) girdiğiniz kadınlarınızdan
olup koruyuculuğunuz altında bulunan üvey kızlarınız -onlarla gerdeğe
girmemişseniz, size bir sakınca yoktur-, sizin sülbünüzden olan oğullarınızın
eşleri ve iki kız kardeşi bir araya getirdiğiniz (evlilik) haram kılındı. Ancak
(cahiliyede) geçen geçmiştir. şüphesiz, Allah, bağışlayandır, esirgeyendir. (NıSA
SURESı / 23) - Senden fetva isterler. De ki: "Allah,
'çocuksuz ve babasız olanın (kelale'nin)' mirasına ilişkin hükmü açıklar. Ölen
kişinin çocuğu yok da kız kardeşi varsa, geride bıraktıklarının yarısı kız
kardeşinindir. Ama (ölen) kız kardeşinin çocuğu yoksa, kendisi (erkek kardeşi)
ona mirasçı olur. Eğer kız kardeşi iki ise, geride bıraktıklarının üçte ikisi
onlarındır. Ama (mirasçılar) erkekler ve kız kardeşler ise, bu durumda erkek
için dişinin iki payı vardır. Allah, -şaşırıp sapmayasınız diye- açıklar. Allah,
her şeyi bilendir. (NıSA
SURESı / 176) - (Musa:) "Rabbim, gerçekten kendimden
ve kardeşimden başkasına malik olamıyorum. Öyleyse bizimle fasıklar topluluğunun
arasını Sen ayır." dedi. (MAıDE
SURESı / 25) - Sonunda nefsi ona kardeşini öldürmeyi
(tahrik edip zevkli göstererek) kolaylaştırdı; böylece onu öldürdü, bu yüzden
hüsrana uğrayanlardan oldu. (MAıDE
SURESı / 30) - Derken, Allah, ona, yeri eşiyerek
kardeşinin cesedini nasıl gömeceğini gösteren bir karga gönderdi. "Bana yazıklar
olsun" dedi. "şu karga kadar olup da kardeşimin cesedini gömmekten aciz miyim?"
Artık o, pişman olmuştu. (MAıDE
SURESı / 31) - Babalarından, soylarından ve
kardeşlerinden, kimini (bunlara kattık); onları da seçtik ve dosdoğru yola
yöneltip-ilettik. (EN'AM
SURESı / 87) - (Allah) diyecek: "Cinlerden ve
insanlardan sizden önce geçmiş ümmetlerle birlikte ateşe girin." Her bir ümmet
girişinde kardeşini (kendi benzerini) lanetler. Nitekim hepsi birbiri ardınca
orada toplanınca, en sonra yer alanlar, en önde gelenler için: "Rabbimiz, işte
bunlar bizi saptırdı; öyleyse ateşten kat kat arttırılmış bir azab ver
diyecekler. (Allah da:) "Hepsi için kat kattır. Ancak siz bilmezsiniz" diyecek.
(A'RAF SURESı / 38) - Ad (toplumuna da) kardeşleri Hud'u
(gönderdik.) (Hud, kavmine:) "Ey kavmim, Allah'a kulluk edin, sizin O'ndan başka
ilahınız yoktur. Hala korkup-sakınmayacak mısınız?" dedi. (A'RAF
SURESı / 65) - Semud (toplumuna da) kardeşleri
Salih'i (gönderdik. Salih:) "Ey kavmim, Allah'a kulluk edin, sizin O'ndan başka
ilahınız yoktur. Size Rabbinizden apaçık bir belge (mucize) gelmiştir: Allah'ın
bu dişi devesi size bir belgedir; onu salıverin de Allah'ın arzında otlasın, ona
bir kötülükle dokunmayın, sonra sizi acı bir azab yakalar" dedi. (A'RAF
SURESı / 73) - Medyen (toplumuna da) kardeşleri
şuayb'ı (gönderdik. şuayb onlara:) Dedi ki: "Ey kavmim, Allah'a kulluk edin,
sizin O'ndan başka ilahınız yoktur. Size Rabbinizden apaçık bir belge (mucize)
gelmiştir. Ölçüyü ve tartıyı tam tutun, insanların (hakları olan mallarını)
eşyasını değerinden düşürüp-eksiltmeyin ve düzene (ıslaha) konulmasından sonra
yeryüzünde bozgunculuk (fesad) çıkarmayın. Bu sizin için daha hayırlıdır, eğer
inanıyorsanız." (A'RAF SURESı / 85) - Dediler ki: "Onu ve kardeşini
şimdilik bekletiver (vereceğin cezayı ertele), şehirlere de toplayıcılar yolla";
(A'RAF SURESı / 111) - Musa ile otuz gece için sözleştik ve
ona bir on daha ekledik. Böylece Rabbinin belirlediği süre, kırk geceye
tamamlandı. Musa, kardeşi Harun'a "Kavmimde benim yerime geç, ıslah et ve
bozguncuların yolunu tutma" dedi. (A'RAF
SURESı / 142) - Musa kavmine oldukça kızgın, üzgün
olarak döndüğünde onlara: "Beni arkamdan, ne kötü temsil ettiniz? Rabbinizin
emrini çabuklaştırdınız, öyle mi?" dedi. Levhaları bıraktı ve kardeşini başından
tutup kendisine doğru çekiyordu (ki Harun ona:) "Annem oğlu, bu topluluk beni
zayıflattı (hırpalayıp güçsüzleştirdi) ve neredeyse beni öldürmeye giriştiler.
Bari sen düşmanları sevindirecek bir şey yapma ve beni bu zalimler topluluğuyla
birlikte kılma (sayma)" dedi. (A'RAF
SURESı / 150) - (Musa yalvarıp) Dedi ki: "Rabbim,
beni ve kardeşimi bağışla, bizi rahmetine kat. Sen merhamet edenlerin en
merhametli olanısın." (A'RAF
SURESı / 151) - (şeytan'ın) Kardeşleri ise, onları
sapıklığa sürüklerler, sonra peşlerini bırakmazlar. (A'RAF
SURESı / 202) - Eğer onlar tevbe edip namazı
kılarlarsa ve zekatı verirlerse, artık onlar sizin dinde kardeşlerinizdir. Bilen
bir topluluk için ayetleri böyle birer birer açıklarız. (TEVBE
SURESı / 11) - Ey iman edenler, eğer imana karşı
inkârı sevip-tercih ediyorlarsa, babalarınızı ve kardeşlerinizi veliler
edinmeyin. Sizden kim onları veli edinirse, işte bunlar zulmeden kimselerdir.
(TEVBE SURESı / 23) - De ki: "Eğer babalarınız,
çocuklarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, aşiretiniz, kazandığınız mallar, az kâr
getireceğinden korktuğunuz ticaret ve hoşunuza giden evler, sizlere Allah'tan,
O'nun Resûlü'nden ve O'nun yolunda cihad etmekten daha sevimli ise, artık
Allah'ın emri gelinceye kadar bekleyedurun. Allah, fasıklar topluluğuna hidayet
vermez. (TEVBE SURESı / 24) - Musa ve kardeşine (şöyle) vahyettik:
"Mısır'da kavminiz için evler hazırlayın, evlerinizi namaz kılınan (ve kıbleye
dönük) yerler yapın ve namazı dosdoğru kılın. Mü'minleri de müjdele." (YUNUS
SURESı / 87) - Ad (halkına da) kardeşleri Hud'u
(gönderdik). Dedi ki: "Ey kavmim, Allah'a ibadet edin, sizin O'ndan başka
ilahınız yoktur. Siz yalan olarak (tanrılar) düzenlerden başkası değilsiniz. (HUD
SURESı / 50) - Semud (halkına da) kardeşleri Salih'i
(gönderdik). Dedi ki: "Ey kavmim, Allah'a ibadet edin, sizin O'ndan başka
ilahınız yoktur. O sizi yerden (topraktan) yarattı ve onda ömür geçirenler
kıldı. Öyleyse O'ndan bağışlanma dileyin, sonra O'na tevbe edin. şüphesiz benim
Rabbim, yakın olandır, (duaları) kabul edendir." (HUD
SURESı / 61) - Medyen (halkına da) kardeşleri
şuayb'ı (gönderdik). Dedi ki: "Ey kavmim, Allah'a ibadet edin, O'ndan başka
ilahınız yoktur. Ölçüyü ve tartıyı eksik tutmayın; gerçekten sizi bir 'bolluk ve
refah (hayır)' içinde görüyorum. Doğrusu sizi çepeçevre kuşatacak olan bir günün
azabından korkuyorum." (HUD
SURESı / 84) - (Babası) Demişti ki: "Oğlum, rüyanı
kardeşlerine anlatma, yoksa sana bir tuzak kurarlar. Çünkü şeytan, insan için
apaçık bir düşmandır." (YUSUF
SURESı / 5) - Andolsun, Yusuf ve kardeşlerinde
soranlar için ayetler (ibretler) vardır. (YUSUF
SURESı / 7) - Onlar şöyle demişti: "Yusuf ve
kardeşi babamıza bizden daha sevgilidir; oysa ki biz, birbirini pekiştiren bir
topluluğuz. Gerçekte babamız, açıkça bir şaşkınlık içindedir." (YUSUF
SURESı / 8) - (Kuraklık başlayınca) Yusuf'un
kardeşleri gelip yanına girdiler, onu tanımadıkları halde kendisi onları hemen
tanıdı. (YUSUF SURESı / 58) - Onların erzak yüklerini hazırlayınca
dedi ki: "Bana babanızdan olan kardeşinizi getirin. Görmüyor musunuz, ben ölçüyü
tam tutarım ve ben konukseverlerin en hayırlısıyım." (YUSUF
SURESı / 59) - Böylelikle babalarına döndükleri
zaman, dediler ki: "Ey babamız, ölçek bizden engellendi. Bu durumda kardeşimizi
bizimle gönder de erzağı alalım. Onu mutlaka koruyacağız." (YUSUF
SURESı / 63) - Dedi ki: "Daha önce kardeşi konusunda
size güvendiğimden başka (bir şekilde) onun hakkında size güvenir miyim? Allah
en hayırlı koruyucudur ve O, esirgeyenlerin esirgeyicisidir." (YUSUF
SURESı / 64) - Erzak yüklerini açıp da
sermayelerinin kendilerine geri verilmiş olduğunu gördüklerinde, dediler ki: "Ey
Babamız, daha neyi arıyoruz, işte sermayemiz bize geri verilmiş; (bununla yine)
ailemize erzak getiririz, kardeşimizi koruruz ve bir deve yükünü de ilave
ederiz. Bu (aldığımız) az bir ölçektir." (YUSUF
SURESı / 65) - Yusuf'un yanına girdikleri zaman, o,
kardeşini bağrına bastı; "Ben" dedi. "Senin gerçekten kardeşinim. Artık onların
yaptıklarına üzülme." (YUSUF
SURESı / 69) - Erzak yüklerini kendilerine
hazırlayınca da, su kabını kardeşinin yükü içine bıraktı, sonra bir münadi
(şöyle) seslendi: "Ey kafile, sizler gerçekten hırsızsınız." (YUSUF
SURESı / 70) - Böylece (Yusuf) kardeşinin kabından
önce onların kablarını (yoklamaya) başladı, sonra onu kardeşinin kabından
çıkardı. ışte biz Yusuf için böyle bir plan düzenledik. (Yoksa) Hükümdarın
dininde (yürürlükteki kanuna göre) kardeşini (yanında) alıkoyamazdı. Ancak
Allah'ın dilemesi başka. Biz dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Ve her bilgi
sahibinin üstünde daha iyi bir bilen vardır. (YUSUF
SURESı / 76) - Dediler ki: "şayet çalmış
bulunuyorsa, bundan önce onun kardeşi de çalmıştı." Yusuf bunu kendi içinde
saklı tuttu ve bunu onlara açıklamadı (ve içinden): "Siz daha kötü bir
konumdasınız" dedi. "Sizin düzmekte olduklarınızı Allah daha iyi bilir." (YUSUF
SURESı / 77) - "Oğullarım, gidin de Yusuf ile
kardeşinden (duyarlı bir araştırmayla) bir haber getirin ve Allah'ın rahmetinden
umut kesmeyin. Çünkü kâfirler topluluğundan başkası Allah'ın rahmetinden umut
kesmez." (YUSUF SURESı / 87) - (Yusuf) Dedi ki: "Sizler, cahiller
iken Yusuf'a ve kardeşine neler yaptığınızı biliyor musunuz?" (YUSUF
SURESı / 89) - "Sen gerçekten Yusuf musun, sensin
öyle mi?" dediler. "Ben Yusuf'um" dedi. "Ve bu da kardeşimdir. Doğrusu Allah
bize lütufda bulundu. Gerçek şu ki, kim sakınır ve sabrederse, şüphesiz Allah,
iyilikte bulunanların karşılığını boşa çıkarmaz." (YUSUF
SURESı / 90) - Babasını ve annesini tahta çıkarıp
oturttu; onun için secdeye kapandılar. Dedi ki: "Ey Babam, bu, daha önceki
rüyamın yorumudur. Doğrusu Rabbim onu gerçek kıldı. Bana iyilik etti, çünkü beni
zindandan çıkardı. şeytan benimle kardeşlerimin arasını açtıktan sonra, (O,)
çölden sizi getirdi. şüphesiz benim Rabbim, dilediğini pek ince düzenleyip
tedbir edendi. Gerçekten bilen, hüküm ve hikmet sahibi O'dur." (YUSUF
SURESı / 100) - Bu, sana (ey Muhammed) vahyettiğimiz
gayb haberlerindendir. Yoksa onlar, (Yusuf'un kardeşleri) o hileli-düzeni
kurarlarken, yapacakları işe topluca karar verdikleri zaman sen yanlarında
değildin. (YUSUF SURESı / 102) - Onların göğüslerinde kinden (ne varsa
tümünü) sıyırıp-çektik, kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşı karşıyadırlar.
(HıCR SURESı / 47) - Çünkü saçıp-savuranlar, şeytanın
kardeşleri olmuşlardır; şeytan ise Rabbine karşı nankördür. (ıSRA
SURESı / 27) - "Ey Harun'un kız kardeşi, senin baban
kötü bir kişi değildi ve annen de azgın, utanmaz (bir kadın) değildi." (MERYEM SURESı / 28) - Ona rahmetimizden kardeşi Harun'u da
bir peygamber olarak armağan ettik. (MERYEM SURESı / 53) - "Kardeşim Harun'u" (TAHA
SURESı / 30) - "Hani kız kardeşin gezinip; "Onu(n
bakımını) üstlenecek birini size haber vereyim mi?" demekteydi. Böylece, seni
annene geri çevirmiş olduk ki, gözü aydın olsun ve hüzne kapılmasın. Sen bir
insan öldürmüştün de, biz seni tasadan kurtarmış ve seni 'esaslı bir denemeden
geçirip-denemiştik.' Medyen halkı arasında da yıllarca kalmıştın, sonra bir
kader üzerine (buraya) geldin ey Musa." (TAHA
SURESı / 40) - "Sen ve kardeşin ayetlerimle gidin ve
beni zikretmede gevşek davranmayın. (TAHA
SURESı / 42) - Sonra Musa ve kardeşi Harun'u
ayetlerimizle ve apaçık bir delille gönderdik. (MÜ'MıNUN SURESı / 45) - Mü'min kadınlara da söyle: "Gözlerini
(harama çevirmekten) kaçındırsınlar ve ırzlarını korusunlar; süslerini açığa
vurmasınlar, ancak kendiliğinden görüneni hariç. Baş örtülerini, yakalarının
üstünü (kapatacak şekilde) koysunlar. Süslerini, kendi kocalarından ya da
babalarından ya da oğullarından ya da kocalarının oğullarından ya da kendi
kardeşlerinden ya da kardeşlerinin oğullarından ya da kız kardeşlerinin
oğullarından ya da kendi kadınlarından ya da sağ ellerinin altında bulunanlardan
ya da kadına ihtiyacı olmayan (arzusuz veya iktidarsız) hizmetçilerden ya da
kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan çocuklardan başkasına
göstermesinler. Gizledikleri süsleri bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar.
Hep birlikte Allah'a tevbe edin ey mü'minler, umulur ki felah bulursunuz." (NUR
SURESı / 31) - Kör olana güçlük yoktur, topal olana
güçlük yoktur, hasta olana da güçlük yoktur; sizin için de, gerek kendi
evlerinizden, gerekse babalarınızın evlerinden, annelerinizin evlerinden, erkek
kardeşlerinizin evlerinden, kız kardeşlerinizin evlerinden, amcalarınızın
evlerinden, halalarınızın evlerinden, dayılarınızın evlerinden, teyzelerinizin
evlerinden, anahtarına malik olduğunuz (yerlerden) ya da dostlarınızın
(evlerin)den yemenizde bir güçlük yoktur. Hep bir arada veya ayrı ayrı yemenizde
de bir günah yoktur. Evlere girdiğiniz vakit, Allah tarafından kutlu, güzel bir
yaşama dileği olarak birbirinize selam verin. ışte Allah, size ayetleri böyle
açıklar, umulur ki aklınızı kullanırsınız. (NUR
SURESı / 61) - Andolsun, biz Musa'ya kitabı verdik
ve onunla birlikte kardeşi Harun'u yardımcı kıldık. (FURKAN SURESı / 35) - Dediler ki: "Bunu ve kardeşini oyala,
şehirlere de toplayıcılar gönder," (şUARA
SURESı / 36) - Hani onlara kardeşleri Nuh: "Sakınmaz
mısınız?" demişti. (şUARA
SURESı / 106) - Hani onlara kardeşleri Hud: "Sakınmaz
mısınız?" demişti. (şUARA
SURESı / 124) - Hani onlara kardeşleri Salih:
"Sakınmaz mısınız? demişti. (şUARA
SURESı / 142) - Hani onlara kardeşleri Lut: "Sakınmaz
mısınız?" demişti. (şUARA
SURESı / 161) - Andolsun, biz Semud (kavmine de)
kardeşleri Salih'i: "Yalnızca Allah'a kulluk edin" diye (demek üzere) gönderdik.
Bir de ne görsün, onlar birbirlerine düşman kesilmiş iki gruptur. (NEML
SURESı / 45) - Ve onun kız kardeşine: "Onu izle,"
dedi. Böylece o da, kendileri farkında değilken onu uzaktan gözetledi. (KASAS
SURESı / 11) - Biz, daha önce ona süt analarını
haram etmiştik. (Kız kardeşi:) "Ben, sizin adınıza onun bakımını üstlenecek ve
ona öğüt verecek (veya eğitecek) bir aileyi size bildireyim mi?" dedi. (KASAS
SURESı / 12) - "Ve kardeşim Harun; dil bakımından o
benden daha düzgün konuşmaktadır, onu da benimle birlikte bir yardımcı olarak
gönder, beni doğrulasın. Çünkü onların beni yalanlamalarından korkuyorum." (KASAS
SURESı / 34) - (Allah) Dedi ki: "Pazunu kardeşinle
pekiştirip güçlendireceğiz; sizin ikinize de öyle bir 'güç ve yetki' vereceğiz
ki, ayetlerimiz sayesinde size erişemeyecekler. Siz ve size uyanlar galip
olanlarsınız." (KASAS SURESı / 35) - Medyen'e de kardeşleri şuayb'ı
(gönderdik) Böylece dedi ki: "Ey kavmim, Allah'a kulluk edin ve ahiret gününü
umud edin ve yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın." (ANKEBUT SURESı / 36) - Onları (evlat edindiklerinizi)
babalarına nisbet ederek çağırın; bu, Allah katında daha adildir. Eğer
babalarını bilmiyorsanız artık onlar, dinde sizin kardeşleriniz ve
dostlarınızdır. Hata olarak yaptıklarınızda ise, sizin için bir sakınca (bir
vebal) yoktur. Ancak kalplerinizin kasıt gözeterek (taammüden) yaptıklarınızda
vardır. Allah, bağışlayandır, esirgeyendir. (AHZAB
SURESı / 5) - Gerçekten Allah, içinizden
alıkoyanları ve kardeşlerine: "Bize gelin" diyenleri bilir. Bunlar, pek azı
dışında zorlu-savaşlara gelmezler. (AHZAB
SURESı / 18) - Onlar için babaları, oğulları,
kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kadınları
ve sağ ellerinin malik olduğu (cariyeleri) hakkında bir sakınca yoktur. (Ey
müslüman kadınlar) Allah'tan sakının. şüphesiz Allah, her şeye şahid olandır.
(AHZAB SURESı / 55) - "Bu benim kardeşimdir, doksan dokuz
koyunu vardır, benimse bir tek koyunum var. Buna rağmen "Onu da benim payıma
(koyunlarıma) kat" dedi ve bana, konuşmada üstün geldi." (SAD
SURESı / 23) - Ad'ın kardeşini hatırla; onun önünden
ve ardından nice uyarıcılar gelip geçmişti; hani o, Ahkaf'taki kavmini:
"Allah'tan başkasına kulluk etmeyin, gerçekten ben, sizin için büyük bir günün
azabından korkarım" diye uyarmıştı. (AHKAF
SURESı / 21) - Mü'minler ancak kardeştirler. Öyleyse
kardeşlerinizin arasını bulup-düzeltin ve Allah'tan korkup-sakının; umulur ki
esirgenirsiniz. (HUCURAT SURESı / 10) - Ey iman edenler, zandan çok kaçının;
çünkü zannın bir kısmı günahtır. Tecessüs etmeyin (birbirinizin gizli yönlerini
araştırmayın). Kiminiz kiminizin gıybetini yapmasın (arkasından çekiştirmesin.)
Sizden biriniz, ölü kardeşinin etini yemeyi sever mi? ışte, bundan tiksindiniz.
Allah'tan korkup-sakının. şüphesiz Allah, tevbeleri kabul edendir, çok
esirgeyendir. (HUCURAT SURESı / 12) - Ad, Firavun ve Lut'un kardeşleri, (KAF
SURESı / 13) - Allah'a ve ahiret gününe iman eden
hiç bir kavim (topluluk) bulamazsın ki, Allah'a ve elçisine başkaldıran
kimselerle bir sevgi (ve dostluk) bağı kurmuş olsunlar; bunlar, ister babaları,
ister çocukları, ister kardeşleri, isterse kendi aşiretleri (soyları) olsun.
Onlar, öyle kimselerdir ki, (Allah) kalplerine imanı yazmış ve onları kendinden
bir ruh ile desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere
sokacaktır; orda süresiz olarak kalacaklardır. Allah, onlardan razı olmuş, onlar
da O'ndan razı olmuşlardır. ışte onlar, Allah'ın fırkasıdır. Dikkat edin;
şüphesiz Allah'ın fırkası olanlar, felah (umutlarını gerçekleştirip kurtuluş)
bulanların ta kendileridir. (MÜCADELE SURESı / 22) - Kendilerinden önce o yurdu
(Medine'yi) hazırlayıp imanı (gönüllerine) yerleştirenler ise, hicret edenleri
severler ve onlara verilen şeylerden dolayı içlerinde bir ihtiyaç (arzusu)
duymazlar. Kendilerinde bir açıklık (ihtiyaç) olsa bile (kardeşlerini) öz
nefislerine tercih ederler. Kim nefsinin 'cimri ve bencil tutkularından'
korunmuşsa, işte onlar, felah (kurtuluş) bulanlardır. (HAşR
SURESı / 9) - Bir de onlardan sonra gelenler,
derler ki: "Rabbimiz, bizi ve bizden önce iman etmiş olan kardeşlerimizi bağışla
ve kalplerimizde iman edenlere karşı bir kin bırakma. Rabbimiz, gerçekten sen,
çok şefkatlisin, çok esirgeyicisin." (HAşR
SURESı / 10) - Münafıklık edenleri görmüyor musun
ki, Kitap Ehlinden inkâr eden kardeşlerine derler ki: "Andolsun, eğer siz
(yurtlarınızdan) çıkarılacak olursanız, mutlaka biz de sizinle birlikte çıkarız
ve size karşı olan hiç kimseye, hiç bir zaman itaat etmeyiz. "Eğer size karşı
savaşılırsa elbette size yardım ederiz." Oysa Allah, şahidlik etmektedir ki
onlar, gerçekten yalancıdırlar. (HAşR
SURESı / 11) - Kendi eşini ve kardeşini, (MEARIC SURESı / 12)
- Kişi o gün, kendi kardeşinden kaçar;
(ABESE SURESı / 34 )
NUR_UL HAK- Üye
- Aktiflik :
Mesaj Sayısı : 310
Puan : 820
Kayıt tarihi : 06/04/12
Nerden : TÜRKİYE
Similar topics
» BAL KELİMESİ İLE İLGİLİ AYETLER
» GÖZ KELİMESİ İLE İLGİLİ AYETLER
» GEBELİK KELİMESİ İLE İLGİLİ AYETLER
» Zina yapmamak KONUSU ıLE ıLGıLı AYETLER
» Taşkınlık yapmamak KONUSU ıLE ıLGıLı AYETLER
» GÖZ KELİMESİ İLE İLGİLİ AYETLER
» GEBELİK KELİMESİ İLE İLGİLİ AYETLER
» Zina yapmamak KONUSU ıLE ıLGıLı AYETLER
» Taşkınlık yapmamak KONUSU ıLE ıLGıLı AYETLER
Kur'an ve Sünnet Işığında Müslüman Hanımlara Özel İslami Forum :: Kur-an'ı Kerim Bölümü :: Ayetler ve Tefsirleri
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
C.tesi Nis. 09, 2016 5:48 pm tarafından EN_NİSA
» selamun aleykum
Perş. Eyl. 10, 2015 10:52 am tarafından EN_NİSA
» Soru kandillerde oruç tutuyorum.......?
Ptsi Haz. 15, 2015 1:26 am tarafından EN_NİSA
» Kadir Gecesinin Fazileti
Cuma Haz. 12, 2015 5:52 pm tarafından EN_NİSA
» Yolcunun Oruç Tutmamasının Caizliği
Cuma Haz. 12, 2015 9:13 am tarafından EN_NİSA
» Ölünün Oruç Borcunu Velisinin Kaza Etmesi
Cuma Haz. 12, 2015 8:52 am tarafından EN_NİSA
» Ramazan Borcunun Kazası
Cuma Haz. 12, 2015 8:48 am tarafından EN_NİSA
» Oruçlunun Tedavi İçin Hacamat Yaptırması
Cuma Haz. 12, 2015 8:34 am tarafından EN_NİSA
» Oruçlunun Cünüp Olarak Sabahlaması
Perş. Haz. 11, 2015 10:34 am tarafından EN_NİSA
» Orucu unutarak bozan kimse ne yapmalıdır?
Perş. Haz. 11, 2015 10:25 am tarafından EN_NİSA
» İftarda Acele Etmenin Fazileti
Perş. Haz. 11, 2015 10:16 am tarafından EN_NİSA
» Sahur Yemenin ve Onu Geciktirmenin Fazileti
Perş. Haz. 11, 2015 10:14 am tarafından EN_NİSA
» Oruçlu Ne Zaman İftar Eder
Perş. Haz. 11, 2015 10:10 am tarafından EN_NİSA
» Oruca Ne Zaman Başlanacağı
Perş. Haz. 11, 2015 10:05 am tarafından EN_NİSA
» Ramazan Hilalinin Görülmesiyle Oruca Başlanır Şevval Hilalinin Görülmesiyle Bayram Yapılır
Perş. Haz. 11, 2015 9:59 am tarafından EN_NİSA